Stardew Valley’nin harika dünyası

Tüm dünyanın Stardew Valley gibi bir oyuna ihtiyacı var. Açılış bölümünde karanlık, kasvetli ofisinden çıkarılıyor; çiftçilik ile dostluğun başrolde olduğu büyüleyici, rüya gibi bir dünyaya götürülüyorsun. İşte bu tam da bize göre…

Oyunun başında bir şeyler ekiyor, mahsulleri hasat ediyor, eşyalarını satıyor, ham maddeler satın alıyor ve kendine ait küçük bir tarla oluşturuyorsun. Oyunun PC ve konsollarda son derecede başarılı olmasını sağlayan özelliği ise insanlarla tanıştığın, olay örgülerini takip ettiğin ve gizemleri çözdüğün çok zengin bir dünya sunması.

Kurgusunun esnek olması da oyunun başarısında önemli bir etken. Stardew Valley’de asla kaybetmiyorsun ve oyunun sunduğu dünyayı istediğin hızda keşfedebiliyorsun. Daha çok kâr etmek için çiftliğin üretimini maksimuma çıkarmak istiyorsan, çekinme. İnsanlarla tanışmak ve hatta aşık olup bir aile kurmak mı istiyorsun? Bu da mümkün. Oyunda keşfedebileceğin daha pek çok yan hikaye saklı.

Mevsimler değiştikçe oyundaki dünya da değişiyor. Bu küçük dünyayla ilişkin ise giderek güçleniyor.

Tüm bunların tek bir kişi tarafından geliştirilmiş olması gerçekten olağanüstü. Eric Barone başyapıtı niteliğindeki bu oyunu dört buçuk senede geliştirmiş. Süreç boyunca oyun geliştirmeyi de kendi kendine öğrenmiş.

Barone’un oyundaki dünyayla kurduğu güçlü bağ, her pikselde hissediliyor. “Eski Harvest Moon oyunlarından hatırladığım aydınlanma duygusunu deneyimleyebileceğim bir oyun oynamak istiyordum. Ancak bu yapım daha fazla içeriğe ve modern bir oyun kurgusuna sahip olmalıydı.” diyor Barone. “Böyle bir oyun piyasada yoktu. Ben de kendim geliştirmeye karar verdim.”

Barone’un yarattığı dünyanın derinliği ve zenginliği sayesinde Stardew Valley çok sayıda YouTube videosuna konu oldu. Çünkü oyunu oynarken, diğer kullanıcıların henüz keşfetmediği özelliklere sıkça rastlayabiliyorsun.

PC’de yayınlanışının üzerinden yıllar geçmesine rağmen oyundaki sırların bazıları hâlâ keşfedilememiş. “Bulunması zor bir ya da iki tane sürpriz yumurta var. Onlardan söz edildiğini hiç duymadım.” diyor Barone.

Sevimli ve nostaljik bir çiftlik oyunu gibi görünen Stardew Valley’nin hikayesi, aslında çok gerçekçi bir yöne sahip. Oyunun verdiği mesaj, günümüz için çok uygun.

Joja isimli şirket, perakende satış noktalarıyla oyun boyunca karşımıza çıkıyor. Her yerde satılan gazlı içecekler üreten bu marka, kötü niyetli pek çok farklı girişimde de bulunuyor. Barone’a göre Joja, kapitalizmde iş dünyası ve devletler arasındaki ilişkilerin güçlenişinin somut bir örneği. Ancak oyun, “kapitalizm kötüdür” demektense çok daha incelikli bir mesaj veriyor.

“İronik bir şekilde, oyunun ana kahramanısın ve kâr amacı güden bir çiftliğin sahibisin. Sonuçta çok zengin oluyor ve hiç vergi ödemiyorsun.” diyor Barone hınzırca.

En nihayetinde oyun, Barone’un “dürüst kapitalizm” olarak adlandırdığı sistemi destekliyor. Stardew Valley’de Barone’un sözleriyle “Açgözlü davranmayıp hayallerinin peşinden koştuğunda, samimi ilişkiler kurduğunda ve komşularına yardım ettiğinde daha iyi bir hayat yaşayabiliyorsun.”

Barone’a kesinlikle katılıyoruz. Karşımızda pek çok özelliği harmanlayan bir yapım var. Stardew Valley aynı anda hem nostaljik bir çiftlik simülasyonu, hem bir rol yapma oyunu, hem YouTube dostu bir sürpriz yumurta avı, hem de toplumsal sorunlara dikkat çeken bir yapım olmayı başarıyor. Hepsi bir yana, bu oyun daha saf ve masum bir dünyaya kaçma imkanı sunuyor.

Stardew Valley

ConcernedApe's hit farm RPG

Görüntüle